Yas süreci birinin kaybıyla başlar. Bu kişiler bizlerin hayatta sevdiğimiz, bağ kurduğumuz ve olmayışıyla eksik hissedeceğimiz kişilerdir. Elbette kayıp da hayatın bir parçasıdır. Bu durum kaçınılmazdır. Bazen ise beklenmedik ani gelen kayıplar, bizler için olumsuz süreçleri doğurabilir. Hadi gelin, yas kavramını ve bu süreci baştan sona ele alalım.
Yas, sevilen birinin kaybına karşı verilen psikolojik bir yanıttır. Birinin kaybıyla başlayan bu süreç, insanlar için acı dolu geçer. Çünkü insanlarla bağ kurmak ve bu bağları geliştirmek, kişiler için oldukça önemlidir. Bu denli önem verilen birini bir daha görememek, uzun süreli bir üzüntü durumunu beraberinde getirir. Üzüntülü geçen bu sürece de yas süreci denir.
Yas, bir süreç olarak karşımıza çıkar. Süreç dediğimiz kavram ise başlangıcı ve sonu olan bir zaman kavramıdır. Elbette bu süreç kişiden kişiye değişir. Bireylerin kaybıyla başa çıkması ve bu durumu kabullenme süreci olan yas süreci, bazı aşamalardan oluşur.
Bireylerin derin bağlar kurduğu, sevdiği kişinin kaybı sonrası yaşadığı ilk evre inkârdır. Yaşadıkları bu kayıplar kişilere geçek değilmiş gibi gelir. Kafaları karışık şekilde bu durumun gerçekliğini kabul etmezler. Şok etkisinin de geçmesiyle kişilerde yavaş yavaş kabul evresi görülür.
Kişiler bu evrede kendilerini suçlarlar ve hayatın adil olmadığına dair öfke yaşarlar. “Bu hiç adil değil” şeklinde serzenişlerde bulunulurlar. Bireyler bu öfkeyi kendilerine, yakınlarına, doktora veya herhangi bir kişiye yönlendirebilirler.
Bu evrede kişiler kaybı kabul etmeye başlamışlardır ve derin bir üzüntü yaşarlar. Çaresizlik ve umutsuzluk duyguları yoğundur. Bu evrede bireylerde ağlama krizleri, uyku ve yeme bozuklukları gibi belirtiler görülür. İnsanlarla konuşmaktan kaçarlar ve içe dönük bir şekilde bu duygularla baş başa kalırlar.
Bu evrede artık kayıplar kabul edilmiştir. Kayıplarla bağlarını farklı şekillerde sürdürürler. Özlem duyguları vardır fakat anılarında yitip giden kişiyi hep var ederler. Kendi hayatlarına yön vermeye çalışırlar.
Bireyler kayıpları sonucu yaşadıkları yas sürecinde duygusal, fiziksel ve bilişler tepkiler gösterirler. Bu tepkiler şu şekilde sıralayabiliriz;
-Umutsuzluk ve çaresizlik
-Yoğun depresiflik
-Hayatın anlamını sorgulama
-Uyku ve iştahta azalma
-Sosyal içe çekilme
-Enerjisiz hissetme
-Unutkanlık
-Çevresine ve hayatına odaklanamama
-Gerçekliği ayırt etmekte güçlük / Yok sayma
Yas sürecini kayıplar sonucu gösterilen tepkiler olarak tanımlarız. Bu süreç ise bireyden bireye farklılık gösterir. Çünkü her bireyin yapısı, düşünme biçimi, başa çıkma becerileri, psikolojik sağlamlığı ve ötekiyle kurduğu ilişki farklıdır. Bu nedenle bazı bireyler yas sürecini kısa zamanda atlatırken, kimileri ise uzun süre boyunca yas yaşayabiliyorlar.
Bilhassa beklenmedik ve travmatik kayıplar sonucunda yaşanan yas daha uzun süreler görülebilir. Bununla birlikte zamanla ilgili kesin bir sonuç çıkartmak doğru değildir.
Bu süreci, bireyleri kayıpları ve sonrasında yaşadığı içsel bir yolculuk olarak tanımlayabiliriz. Kişilerin kayıplarla kurduğu ilişkiler, kaybın nedeni, aldığı destek gibi çeşitli faktörler, bu sürecin atlatılmasında rol oynar.
Yas süreci terapisi genellikle kişilerin yaşadığı kayıpları bastırmak yerine duyguların açığa çıkarılması amacıyla kişilerin desteklendiği bir rotada ilerler. Bu süreç kişiler için oldukça karışık olabilir. Dolayısıyla bir ruh sağlığı uzmanı ile iletişime geçmek, yas sürecinde kritik bir öneme sahiptir.
Bunların yanında sosyal çevreden alınan destek yasın atlatılması için oldukça önemlidir. Kişilerin kendilerini yalnız hissetmemeleri ve bu durumu sevdikleriyle paylaşması, yasın şiddetini de azaltan bir durumdur.
Ayrıca aşağıdaki maddeleri uygulayarak yas sürecini atlatmak için kendinize yardımcı olabilirsiniz:
-Kısa yürüyüşler yapılmalıdır
-Sık sık hava almak, sürekli evde durmamak gerekir
-Alkol vb. maddelerden uzak durulmalıdır
-Beslenmeye özen gösterilmelidir
-İç dünyanızı çevrenizdekilerle paylaşın
-Yazı ile kendinizi ve yaşadığınız duygularınızı kâğıda aktarabilirsiniz
-Psikolojik destek almayı değerlendirebilirsiniz
Öncelikle aşağıda belirtilen kitaplar psikoterapi yerine geçmemektedir. Yalnızca kendi iç dünyanıza ışık tutabilmek, bu dönemde kendinizi anlamak noktasında size yardımlı olacak kitaplardır. Yas süreci ile ilgili kitaplar şu şekilde listelenebilir: