Yeme bozukluğu, son dönemin en çok merak edilen ruhsal sağlık problemlerinden biridir. Yemek yeme, hayatın önemli bir parçasıdır. Sağlıklı olmak ve dengeli beslenmek, hayat kalitesi için de oldukça önemlidir. Fiziksel ihtiyaçların en alt basamağı olan beslenme ihtiyacının karşılanması, kişilerin ruh sağlığı ile de yakından ilişkili bir konudur. Bu ihtiyaç karşılanmadığında öfke, stres ve farklı olumsuz duygu durumlar görülmektedir.
Yeme davranışının ruh sağlığı ile ilişkisi de oldukça kritik bir konudur. Her ne kadar yeme davranışı fiziksel bir ihtiyaç olsa da kimi zaman düşüncelerimiz ve algılarımız bu davranışı etkilemektedir.
Yeme bozukluğu, açlıktan ziyade farklı farklı duygu ve düşünme biçimlerine göre şekillenen bir psikolojik rahatsızlıktır. Bu duruma sahip bireyler, genellikle vücut ağırlıklarıyla ilgili gerçek olmayan düşünceler içinde olurlar. Bu psikolojik rahatsızlık erkek ve kadınlarda görülmekle birlikte sağlığı tehdit edecek şekilde yeme düzeninde farklılıkların görüldüğü bir durumdur.
Yeme bozukluğu yalnızca fiziksel sağlığı etkilemekle kalmayıp duygusal ve sosyal sağlığı da etkilemekte, kişilerin hayat kalitelerini düşürmektedir. Genellikle kilo kontrolüne yönelik davranışlar, fiziksel görünüm ile ilgili kaygılar gibi kilo ile ilgili aşırı ilişkilendirilmiş düşünceler görülür.
Yeme bozukluğu belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir. Her bireyde farklı türlerde görülebilir. Çünkü her bir kimsenin yeme düzeni ve alışkanlıkları birbirinden farklıdır. Bu belirtileri farklı yemek bozukluğu türlerinin alt başlıklarında kendi özellikleri çerçevesinde açıklamak doğru olacaktır.
Yeme bozukluğu, kendini farklı şekillerde gösterebilen bir durumdur. Bunlardan en çok görülenlenler anoreksiya nervova nervoza, bulimia nervoza ve tıkanırcasına yeme bozukluğudur.
Günümüzde belki de en çok görülen yeme bozukluğu çeşitlerin anoreksiya nervoza nedir? Anoreksiya Nervoza yemek bozukluğu, kişilerin kilo almaya karşı aşırı korku ve kaygı duymasıdır. Beden algıları gerçeği yansıtmamakla birlikte kilolu olmasalar bile yemeyi reddederler. Bu kişiler ne kadar zayıf olursa olsunlar, kilolu olduklarını düşünürler. Bu nedenle sürekli beden ağırlıklarını azaltmaya çalışırlar.
Anoreksiya nervoza rahatsızlığına sahip bireyler, vücut şekillerine aşırı bir anlam yükler. Vücut ağırlığını algılamakla ilgili gerçek olmayan düşünceleri vardır. Bununla birlikte fiziksel olarak da birçok hastalık görülme riskleri artar.
Detaylı bilgi için buraya tıklayarak Anoreksiya Nervoza yazısına göz atabilirsiniz.
En çok görülen yeme bozukluğu çeşitleri arasında bir diğer rahatsızlık da bulimia nervoza olarak görülür. Bu kişilerde sıklıkla aşırı yeme davranışı atakları görülür. Anoreksiya nervoza durumundan farklı olarak yeme isteklerini bastırmazlar. Fakat daha sonra bu durumdan pişmanlık duyarlar. Sonrasında ise kendilerini kustururlar. Veya kendilerini cezalandırma yoluna giderek aç kalma davranışı sergilerler.
Detaylı bilgi için buraya tıklayarak Bulimia Nervoza yazısına göz atabilirsiniz
Bu kişiler kontrolsüz şekilde aşırı yeme davranışı gösterirler. Belirli zaman diliminde diğer kişilerin yiyebileceği miktarların çok üstünde yeme davranışları gösterirler. Bu kişilerde de yedikten sonra aşırı bir suçluluk duygusu baş gösterir. Normal yemek saatleri dışında aşırı yeme atakları görülür. Fiziksel olarak aç olmamalarına rağmen bunu yaparlar.
Detaylı bilgi için buraya tıklayarak Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu yazısına göz atabilirsiniz.
Yeme bozukluğu, kişilerin algılanan durumları ile ilgili bir rahatsızlıktır. Tedavi edilmezse uzun vadede kişilerin hayat kalitelerini ve sağlıklarını ciddi etkileyen bir sorundur. Bu sebeple yeme bozukluğu terapi ile hızlıca çözüm almanız gereken bir problemdir. Yeme bozukluklarında terapi nasıl yardımcı olur?
Yeme bozuklukları kişilerinin duygu ve düşünceleriyle yakından ilişkili bir sorundur. Bu sebeple Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yöntemi ile kişilerin algıları üzerine çalışmalar yapılır.