Psikolojik Baş Dönmesi.. 2023 yılının sonuna doğru yaklaşırken en sık karşılan konulardan birinin de sürekli başım dönüyor gibi hissediyorum söylemi olduğunu gördüm. Özellikle deneyimlediğimiz travmatik yaşantılarla birlikte (deprem, savaş, yeni virüsler gibi) psikolojik baş dönmesi de kendini fazlaca göstermeye başladı.
Psikolojik vertigo da denilen bu durum kişinin stresli, üzüntülü ve kaygılı olduğu zamanlarda kendisini gösteren, fizyolojik herhangi bir bulgu görülmemesine karşın sürekli başının dönmesi durumudur. Ruh sağlığında biyolojik bir bulgu görülmemesine karşın yaşanılan zorlu hayat deneyimleriyle sorunların fiziksel olarak hissedilmesi somatizasyon olarak tanımlanır. Dolayısıyla psikolojik vertigo da bir çeşit psikosomatik belirtidir.
Sürekli başım dönüyor gibi hissediyorum diyen birisi için hayat bazen daha zorlayıcı olabiliyor. Bilhassa daha kötü şeylerin olabileceği düşüncesi de bu duruma eşlik eder ve kişinin işlevselliğine büyük zarar verebilir. Dışarı çıkamamaya kadar ilerleyebilen bu durum “başım dönerse ve bayılırsam, başıma kötü bir şey gelebilir” şeklinde devam edebilir.
Bu durumun nedenleri arasında kişinin büyük bir korku veya yoğun bir kaygı yaşaması, depresyon, takıntılı düşünceler gösterilebilir. Özellikle panik atak durumunda da sıklıkla görülür. Yapılan araştırmalarda psikiyatrik bozukluk ve baş dönmesi arasındaki ilişkiye dair bulgular şu şekildedir: Baş dönmesiyle ruh sağlığı desteğine başvuran insanların %15 kadarında psikiyatrik bozukluk (çoğunlukla anksiyete) olduğu bulunmuştur.
Baş dönmesinin altında yatan durumu bulmak da bir o kadar zorlayıcı olabiliyor. Çünkü insanlar bu durumu tanımlamak ve açıklamakta da doğal olarak güçlük çekebiliyor; nasıl başladığı, ne sıklıkla olduğu ve şiddeti gibi durumlar bilhassa teşhisi zorlaştırabiliyor. Ohio State Üniversitesi psikiyatri asistanı ve başyazar Zak Kelm bu durumu şu şekilde ifade ediyor: Altta yatan nedeni teşhis etmenin bu kadar zor olmasının nedenlerinden biri, baş dönmesinin yaşanma biçiminin çarpıcı biçimde değişebilmesidir.
Baş dönmesi psikolojik olduğu kadar biyolojik sebeplere de bağlı olabilir. Bu sebeple kişinin yapılan testler sonucu fizyolojik bir bulgusu olmaması, psikolojik baş dönmesi diyebilmemiz için ön koşuldur. Kişinin daha önce böyle bir durum yaşayıp yaşamadığı, eğer yaşadıysa o dönemde fizyolojik bulguların olup olmadığı gibi bilgiler alınır. Ayrıca kişinin geniş bir anamnezi (hayat öyküsü) alınır ve durumun psikolojik olup olmadığına karar verilir.
Psikolojik baş dönmesinde Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemleri ile kişilerin yaşadığı duygu ve düşünceler detaylı olarak irdelenir. Kişinin hayatı algılayışı, bu algılar içerisinde düşünceleri nasıl işlediği, duyguları ve davranışları ele alınır. Bilgi işleme modellerindeki sorunlar detaylandırılarak incelenir. Özellikle farkındalık ve var olan zorlayıcı durumların kişiye neler hissettirdiği çok önemlidir. Bu sebeple farkındalığı artırmak, duyguları anlamak ve zihnimizi oto pilottan çıkartmak yararlı olabilir.